“Kanunlar, örümcek ağlarına benzerler; küçük sinekler yakalanır, büyük sinekler ağı delip geçerler.” (Marcus Aurelius – Romalı Stoa Filozofu) 
Şükür ki o yıllar geride kalmış (!) …mı acabaaa?
Devrimci anlayışı (içeriği değil anlayışı) ayakta alkışlıyorum.
Kanun önünde herkes eşit olmalıdır. 
Türk'ün demirkazığı ve Kızılelması adalettir!
Eğer doğal akış ile düzelme ihtimali kalmadıysa başka ne yapacaksınız?
Büyük söz üstadı "Suç ve Ceza" romanının kahramanına ne dedirtiyordu?
Raskolnikov, dehâların idealleri uğruna vicdanının sesine uyarak kanunu çiğnemelerinin suç olmadığına inanmaktadır (içerik sorunsalı). 
“İnsanlar doğa yasaları gereğince, genellikle iki sınıfa ayrılırlar: aşağı sınıf (alelade insanlar) ki, biricik ödevleri, kendileri gibi birtakım varlıkların çoğalmasına yarayacak nesne vazifesi görmekten ibarettir. Bir de kendi çevrelerinde ‘yeni bir söz söylemek’ yetenek ve istidadını kendinde gören insanlar…..” 
“Bu birinci grup insanlar daima bugünün; ikinci grup insanlarsa yarının efendileridir.”
Raskolnikov’a göre, polis Petroviç’in de dikkatini çektiği üzere, Kepler, Newton, Neron, Napolyon gibi idealist insanların amaçları uğruna, hem de vicdanının sesine uyarak kan dökmeleri suç değildir. 
Zira ancak bu şekilde toplumu sıkıştıkları açmazdan kurtarabilirler. 
Yani ona göre bir eylemin suç sayılabilmesi için o kişinin alelade bir insan olması ve toplumun geçerli kurallarına uyması gerekmektedir. 
*
Biz anlayış bahsinden yanlış içeriğe geçilmesi açısından çözümleyelim konuyu:
Saltanat hissi çok tehlikelidir.
İnsanları devrim dışında bir seçenek olmadığına ve vicdanların sesi dinlenerek bu kanaate varılır ise öldürmenin meşru sayılacağına inandırmayınız.
*
Fenerbahçemize, akademisyenler başta olmak üzere okumuş/düşünen insan kaynağımıza ve habire ölen vefalı ve fakir halkımıza cehennemi lâyık gören Töresiz düzenin Besmelesiz evlatları durumu kavramaktan acizler. 
Bitmeyecek saltanatları yakın yılların tozlanmamış sayfalarına yeni paragraflar eklenmesi şeklinde silinebilir.
Kimler 'bekçi' ve kimler 'uzman erbaş' oluyor, kimler cami bahçesinde kuryenin getirdiği yemeği yiyerek mesai tüketirken kimler terörist yuvası dağlarda can veriyor, öğrenin, anlarsınız.
Hangi evlere asılıyor şanlı bayrağımız?
*
Tanrısal hikmet pınarından beslenen Töre’nin Türk'üne asırlardır operasyon çeken odakların işbirlikçileri; fırkacı cumağat yapıları ve Türkistan tasavvufunun zıddı tarikatlerdir.
Beton itikadı ile her türlü rantçı ama yasal fırsatlar ile siyasal sünnilik onların eseridir.
İçki reklamı yasak da kumar neden uluorta teşvik ediliyor vatandaş?
Zina neden serbest?
Sokak köpeklerini özellikle çoğaltıp şehirlere salan, onlar için mama üretip satan ve sözde hayvansever aktivistleri organize edip doğanın necasetle kaplanmasını hiçe sayarak rant elde edenler yerli mi, yabancı mı?
Gemiler ne taşıyor?
Alın teri ile atılmayan her adım ve adam geçinen her adem şaibe üreten bir merkezin emrinde.
Yani alayı ajan.
Halkı pespaye bir mal biriktiricisi çukuruna, helâl kazancı unutup haramın bin türlüsüne tevessül eder karakter yoksunluğuna düşüren herkes ajandır.
Fakire efelik, zengine köpeklik edenler işte, onlar ajandır.
Ve o bayağı yığın asla millet değildir.
Muhteşem bir operasyon, eşsiz ve kusursuz bir plan, ayakta alkışlanacak bir başarı!
*
Devrimciler için sahne hazır.
Biz ajanları değil Gazi Paşa ve arkadaşlarını alkışlarız.