İnsanlığın, şiddetin tüm boyutlarına karşı çıkması gerektiğini özellikle modern çağlarla birlikte daha çok vurgulamaya başladık

İnsanlığın, şiddetin tüm boyutlarına karşı çıkması gerektiğini özellikle modern çağlarla birlikte daha çok vurgulamaya başladık. Toplumumuzda; kadına, erkeğe, çocuğa, hayvana yönelen şiddete karşı durmak gerektiği kanaati böylelikle daha çok yerleşti. Hatta şaman kültüründeki eşyanın ruhuna olan saygı düşüncesi, eşyaya dahi kibar davranmak gerektiği fikrini hayatımıza yansıttı. Eşyayı hor kullanmak kültürel olarak hoş karşılanmayacak bir konumda görüldü. Yukarıdaki sebeplerin de yanında, özellikle feminizmle haşır neşir olduktan sonra şiddet üzerine daha çok düşünür oldum. Topladığımız haberler, algımızın seçtiği durumlar genelde şiddet ile ilgili olmaya başladı. Bu vasıta ile şöyle bir sonuca vardım. Konuşmayı bilmeyen, iki kelimeyi yan yana getiremeyen yani kendisini ifade edemeyen ya da bu yollarla karşısındakini ikna edemeyeceğini düşünen kişiler, sorunları konuşarak değil şiddet ile çözmeye daha çok meylediyorlar. Kadınların çoğu durumda konuşarak çözmeye çalışması ve karşılığında da kaba kuvvet ve asabiyet ile karşılaşması bu sebeple bizlere şiddete başvuran kişilerin kendi yetersizliklerini ortaya koyduklarının resmini çizmiş oluyor.