Yunanlı general  ''6 saat bize yeter'' diyor.

Yunanlı general  ''6 saat bize yeter'' diyor. Altı saat içerisinde, Çanakkale, Osman Gazi ve İstanbuldaki köprüleri vuracaklarmış. Uçak ve silah fabrikalarını imha edeceklermiş.  Altı saat sonra, Amerika ve Avrupa Birliği olaya dahil olacak ve Türkleri durduracakmış.
Yunanlı general, aslında  ''Amerikanın  düşüncelerini'' dile getiriyor. Amerika,  Türkiye'nin bu konuda ne yapabileceği test ediliyor. Zira, Yunanistanın ne ekonomik ne de askeri gücü, böyle bir harekatı yapacak seviyede olmadığı biliniyor.
Yunanistan'ın kara ordusu zayıf. Bu zaafiyeti bildikleri için, Meriç sınırına çelik kafes örmeye karar vermişler. Çelik kafes geçilse dahi, Dedeağaçtaki Amerikan Üssüne güveniyorlar.  Ege Denizindeki adaları silahlandırmışlar. Türkiye'nin deniz üstünlüğünü, bu silahlar sayesinde, nötralize edeceklerini düşünüyorlar.
Yunanlılar, hava üstünlüğüne sahip olmakla övünüyorlar.  Amerikan F 35 leri varmış. Fransız Rafael uçakları varmış. Hava koruması için Patriotları varmış. Belli ki Yunanistan Savaşa hazırlanıyor.
Savaşların gerisinde mutlaka parasal bir neden vardır. Yapılması planlanan savaşın gerisinde, Akdenizdeki gaz  yatakları bulunuyor. Türkiye'nin Libya ile yaptığı ''Münhasır ekonomik bölge antlaşması'' yatıyor. Türkiye, adaların kıta sahanlığı olmaz, prensibinden hareketle, Libya ile sınırdaş oldu. Doğu Akdenizdeki gaz yataklarını kimseye kaptırmak istemiyor.
Yunan ekonomisi zayıf. O kadar zayıf ki, Batının yardımları sayesinde ayakta duruyor. Ulusal hasılasının yüzde 300 oranında dış bocu var. Borcun çoğunluğu Almanlara. En tehlikeli borç, Almanlara olan borçtur. Almanlar, borca karşılık adaları satın alma peşinde. Bu niyetini de saklamıyor. 
Amerika, Akdenizdeki  pastanın büyüklüğünü fark etmiş. Pay istiyor. Karşısında Türkler olduğunu görünce ''Neye karar vereceğini'' bilemiyor. Ancak, tedbiri de elden bırakmadılar. Adeta, Yunan ülkesini işgal edercesine üs kurdular. Yetinmediler, Güney Kıbrısı da silahlandırıyorlar.
Yunanlılar, 1821 tarihindeki ''Tripoliçe Türk Katliamını'' unuttuğumuzu sanıyor.  Osmanlı Paşasına rüşvet vererek, bir kurşun atmadan Selaniki teslim aldığını unutuyor.  Batı Trakyanın, 700 yıllık Türk yurdu olduğunu unutuyor. Adaları, İtalyanların 1946 yılında, Türkiye yerine Yunanistana bıraktığını unutuyor.   Türklere karşı yaptıkları hiç bir savaşta başarılı olamadıklarını unutuyor. Osmanlının zaafiyeti ve Batının bu zafiyeti kullanması  yüzünden , masa başında toprak sahibi olduğunu unutuyor. 
Tarih hiç af etmez. Unuttuklarını hatırlatır. Öyle görülüyor ki, Yunanistan ''Haksız yere elde ettiklerini geri vermek'' istiyor.